r r r r r r ı r r lemelerin CL43 performansına nasıl bir etkisi olduğunu sordum. Cevabı "Hiçbir şey" oldu. Anladım ki Bernie için tekneleriyle uğraşmak yeterli bir ödüldü. Bir kaç yıl daha geçti. Bernie teknesiyle Kanada'nın Vancouver Adası etrafında bir tura çıktı. Akabinde teknesini Baltık'a götürmek istedi. Ancak CL 43'ü güverte kargosu olarak taşımak pahalıydı ve teknenin zarar görme potansiyeli yüksekti. Beni arayarak, konteynere sığacak bir tekne yapma imkanını sordu. Bu ve benzeri isteklere cevabım "Herhangi bir şey olabilir" olur. Onu ön tasarımı incelemek için teşvik ettim. Bunun için çok az ısrar yeterli oldu. Yeni bir tekne projesi için hazırdı. Ofisim 10 metrelik Flying Tiger teknesinin tasarımını tamamlamıştı. Hepimiz nakliye konteynerlerinin boyut sınırları ve bu sınırların tekne tasarımına etkileri konusuna odaklanmıştık. 'i ı-rirUd Boyut Sınırları Konteynerler iki boyutta karşımıza çıkar: Standart ve Maksimum Hacim. Biz maksimum hacimli konteyneri esas aldık: 2.3 metre genişlik, 2.7 metre yükseklik ve 12.2metre uzunluk. Tekne şekliyle ilgili Flying Tiger projesinde öğrendiğim en önemli şey hava payı olmuştu. En ile ilgili kısıtlamaları tekneyi 400 kalafatlayarak aştık. Tekne, konteynerin içine sonsuz deniz uçağı yüklenmiş gibi görünüyordu. Tiger'ın da yatırılmasıyla hava payı en su çizgisi ile sınırlandırılmıştır; bundan sonra bizim çalışmalarımız şekil stabilitesi için katı sintineler bulunduran tekne şekli üzerine oldu. Ancak bu yaklaşım Bernie'nin konteynerlik teknesi için işe yaramayacaktı. Eğer teknede yeterli iç hacim olması gerekliyse hava payına ihtiyacımız vardı. Bernie'nin teknesi kutuya yatırılmadan girecekti. İç hac1yı,1c., mi en üst seviyede tutabilmek için karina ve dümeni gerektiğinde ayrılabilir olarak tasarladım. Böylece tüm tekne ve güverte kısmı daha fazla toleransla konteynere yerleşebilecekti. Tekne Formu Başlangıçtan itibaren Tiger tasarımı, en boyunun 2.3 metre ile sınırlı olmasından ötürü bir şekil kararlılığı bulmacasıydı. Teknenin şeklini bilgisayarda tasarlamanın en büyük avantajı, farklı gövde formlarını yüksek hassasiyetle kısa sürede görebilmekti. Güç ve iyi bir hız getirecek bir tasarıma yönelmemden itibaren tasarlanmış su çizgisinin toplam uzunluğa eşit olması gerektiğini biliyordum. Çapraz kirişi Tasarlanan Su Çizgisine (DWL) indirdim ve prizmatik katsayıyı yükseltmek için çapraz kirişi bir miktar daldırdım. Ve bu sayede daha yüksek hız/uzunluk oranı elde tersane • mart-nisan 2009 27
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=