16 AÄŸustos 2011 | ÃœRÃœN 21. Sayı (Temmuz - AÄŸustos 2011)

1834’ten bu yana hem kara hem de deniz sektörü için makine ekipmanları üreten Finlandiya firması Wärtsilä, beÅŸ deÄŸiÅŸik segmentte ve her segmentin altında farklı modellerde 4 silindirden 20 silindire, 800 KW’dan 80080 KW’a kadar alternatif yakıt seçenekleriyle çok geniÅŸ bir yelpazede ürün sunuyor.
Wärtsilä, 1834 ten bu yana hem kara hem de deniz sektörü için makine ekipmanları üreten bir Finlandiya firması. Sistem olarak makineden pervanesine kadar A’dan Z’ye bir gemi için gerekli bütün ekipmanları tek isim altında temin edebilen firma, karşısında tek bir tedarikçi görmek isteyen armatör ya da tersaneler tarafından tercih ediliyor. Türkiye’de birçok farklı departmanda görev alan yaklaşık 123 kişilik bir ekiple faaliyetlerini sürdüren Wärtsilä, start-up’ları yapan, makine, pervane ve otomasyon sistemlerine hakim mühendislerden kurulu özel teknik birimi ile yurt dışına bağlı kalmadan kurulum ve devreye alma işlemelerini kendisi yapıyor.
Bakım-onarım için de yaklaşık 80 kişilik bir servis ekibiyle hizmet veren firma, her türlü gemi makinesi ve pervane sistemleri ile ilgili bakımları Türkiye’de kendi atölyesinde veya yerinde yapabiliyor.
Wärtsilä, beş değişik segmentte ve her segmentin altında farklı modellerde 4 silindirden 20 silindire, 800 KW’dan 80080 KW’a kadar alternatif yakıt seçenekleriyle çok geniş bir yelpazede ürün sunuyor. Bu makineler ana makine olarak da, jeneratör olarak da kullanılabiliyor. Yani makine, tamamen kullanım amacına göre adapte edilebiliyor.
Son yıllarda dünyada uygulaması artan “diesel electric propulsion” sistemleri de müşterilerine sunan Wärtsilä, dünyadaki uygulamalardan farklı olarak sistemde “low lost consept” denilen çok özel bir elektrik altyapısı dizaynı kullanıyor.

Wärtsilä Gemi Makineleri Satış Müdürü Murat Ergen:

“Orta devirli makinelerde dünya lideriyiz”
Wärtsilä’nın, son satış raporlarına göre Türkiye’de özellikle dört zamanlı makinelerde pazar lideri olduğunu söyleyen Wärtsilä Gemi Makineleri Satış Müdürü Murat Ergen, “Dünyada yüzde 33’lük payımızla önlerdeyiz. Türkiye’deki pazar payımız ise yaklaşık yüzde 67 seviyesinde” diyor.
Wärtsilä’nın orta devirli makinelerde dünya lideri olduğunu belirten Murat Ergen, “Wärtsilä, orta devirli makinelerde liderlik hedefini yakaladıktan sonra, dünyanın en büyük ağır devirli makine markası Sulzer’i satın aldı. Dolayısıyla dünyada Sulzer adına Sulzer lisansıyla üretim yapan fabrikalar da Wärtsilä’nın bünyesine katıldı ve Wärtsilä ismi altında bu makinelerin üretimi halen devam ediyor” şeklinde konuşuyor.

Sistemdeki ekipmanların tamamını kendimiz üretiyoruz
Wärtsilä Gemi Makineleri Satış Müdürü Murat Ergen şöyle devam ediyor: “Wärtsilä, sistem olarak makineden pervanesine kadar A’dan Z’ye bir gemi için gerekli bütün ekipmanları bir isim altında temin edebilen tek firma. Dolayısıyla projelerinde karşısında tek bir tedarikçi görmek isteyen armatör ya da tersane bizi tercih ediyor. Çünkü en ufak bir problemde her türlü sorunun çözümünü tek bir adreste bulabiliyor. Piyasada böyle bir rakibimizin olmaması bizim için büyük avantaj. Elbette piyasada paket sistemler sunan firmalar var ama tüm ekipmanlar kendi üretimi değil. Biz sistemdeki ekipmanların tamamını kendimiz üretiyoruz. Dolayısıyla her türlü teknik konuda anında cevap verebiliyoruz.”

Kurulum ve devreye alma işlemeleri kendi ekibimiz tarafından yapılıyor
“Wärtsilä, Türkiye’de birçok farklı departmanda görev alan yaklaşık 123 kişilik bir ekiple faaliyetlerini sürdürüyor. Rakiplerimizden farklı olarak ‘Commissioning’ dediğimiz start-up’ları yapan özel teknik birimlerimiz var. Beş sene önce kurduğumuz bu ekip, gemilerde belli bir seviyeye gelmiş, belli tecrübeleri kazanmış, gerekli tüm eğitim ve kurulum sertfikalarını almış kişilerden oluşuyor. Makine, pervane ve otomasyon sistemlerine hakim mühendislerden kurulu özel bir ekip, yurt dışına bağlı kalmadan kurulum ve devreye alma işlemelerini kendileri yapıyorlar.”

Otomasyon ve kontrol sistemlerine ağırlık veriliyor
“Wärtsilä’nın, ‘Land& Sea Academy’ adıyla değişik bölümleri bünyesinde bulunduran bir eğitim birimi var. İstediğiniz konudaki istediğiniz eğitimi, istediğiniz zaman alma hakkına sahipsiniz. Biz de bu eğitimleri ekibimize kazandırdık. Bütün servis mühendislerimiz ve teknisyenlerimiz uzmanlıkları ile ilgili Wartsila’nın portföyünde bulunan tüm ekipmanlar hakkında eğitimlere katılarak sertifikalarını aldılar. Teknolojinin çok hızlı değişmesi sebebiyle, tüm dünyadaki makine üreticileri gibi Wärtsilä da otomasyon ve kontrol sistemlerine ağırlık vererek tüm personeli için otomasyon sistemleri konusunda eğitimleri arttırdı.”
“Bakım onarım için de Servis departmanımız, yaklaşık 80 kişilik bir servis ekibiyle hizmet veriyor. Her türlü gemi makinesi ve pervane sistemleri ya da enerji santraliyle ilgili bakımları burada kendi atölyemizde veya yerinde yapabilecek kapasiteye sahibiz.”
Türkiye’de özellikle 4 zamanlı makinelerimiz ve CPP pervane sistemlerimiz tercih edildi
“Türkiye’deki tersanelerin üretim kapasitesi belli ve yüksek maliyetler sebebiyle bu kapasitenin üzerinde rekabetçi olunamadığından maalesef üretim yapılamıyor. Yoksa her türlü teknik ve personel yeterliliğine sahip bir ülkeyiz. Türkiye’de özellikle tersanelerin yoğun olarak çalıştığı 2007-2008-2009 yıllarında genellikle 5-10-15 bin dwt civarı kimyasal tanker üretimi yapıldı. Bu tip gemilerde, talep edilen güç sebebiyle 4 zamanlı makinelerimiz ve CPP pervane sistemlerimiz tercih edildi. Makinelerimiz ihtiyaca göre ana makine olarak ya da jeneratör olarak kullanıldı. Son zamanlarda ‘diesel electric propulsion’ dediğimiz yeni ve daha verimli sistemler kullanılmaya başlandı. Bu sistemi basitçe tanımlamak gerekirse, makine jeneratör gibi sadece elektrik üretiyor, pervaneyi şaft yerine elektrik motoru çeviriyor.”

Diesel electric propulsion, vibrasyonu, yer ve verim kayıplarını engelliyor
“Diesel electric propulsion, yaklaşık 2-3 yıldır dünyada uygulanan bir sistem. Genellikle ‘Off-shore platform supply’ gemileri için tercih ediliyor. Geminin dizaynı sebebiyle yaşam mahalinin başta tarafta bulunması güvertenin taşıma amaçlı düşük draftlı olması, pervane sistemi için yeni çözümler üretilmesine sebep oldu ve uzun bir şaft kullanımı yerine bu sistem geliştirildi. Uzun şaftın neden olduğu aşırı vibrasyon, yer ve verim kayıplarını engellemek için geliştirilen sistemde, makine elektrik üretiyor, üretilen elektrik tek bir kablo ile pervaneye taşınıyor ve pervaneyi elektrik motoru çeviriyor.”

Wärtsilä, low lost consept ile minimum kaybı ve maksimum verimliliği sağlıyor
“Bu sistemin dizaynı birçok firma tarafından kullanılıyor. Fakat sistemde kullanılan ‘low lost consept’ dediğimiz Wärtsilä tarafından patenti alınmış çok özel bir elektrik altyapısı dizaynımız bulunuyor. Elektrik aktarımındaki kayıplar göz ardı edilemeyecek kadar maliyete etken bir faktör. Wärtsilä, bu sistemle minimum kaybı ve maksimum verimliliği sağlıyor.”

 

---

R E K L A M